Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “22 yıldan bu yana fiziki kapasite konusunda çok önemli mesafeler aldık. Bundan 22 yıl önce Türkiye’de bu şekilde 78 müstakil adalet sarayı vardı. Bugün itibarıyla 366’ya yükseldi.” dedi.
Tunç, Kozan Adalet Sarayı’nın açılış töreninde, projenin ilçeye yakışan güzel bir eser olduğunu söyledi.
Adalete erişimin kolaylaştırılmasının, fiziki mekanların ve içerisindeki teknolojik imkanların artırılmasından geçtiğini dile getiren Tunç, “Vatandaşlarımızın adalete güvenini tesis etmenin gayreti içerisinde olduk. 22 yıldan bu yana fiziki kapasite konusunda çok önemli mesafeler aldık. Bundan 22 yıl önce Türkiye’de bu şekilde 78 müstakil adalet sarayı vardı. Bugün itibarıyla 366’ya yükseldi.” ifadelerini kullandı.
Tunç, Avrupa ülkelerinin çoğunda olmayan teknolojik kapasiteyi yargının hizmetine sunduklarını belirterek, şöyle konuştu:
“Bu fiziki mekanlar içerisinde uygulanacak mevzuatın yenilenmesi, çağa uydurulması noktasında da 22 yıldan bu yana Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çok önemli kanun çalışmaları yapıldı. Vatandaşlarımızın ihtiyacını giderecek, yeni gelişen ihtiyaçlara uyarlanmış, ticaretin ve teknolojinin gelişmesi, yeni suç tiplerinin ortaya çıkması nedeniyle yeni kanunlara ihtiyaç duyduğumuz ortamda hep o kanunların yenilenmesini de 22 yıllık süreçte gerçekleştirdik.”
Temel kanunların tamamının yenilenerek çağa uygun hale getirildiğini işaret eden Bakan Tunç, milletin onayıyla Anayasa’da gerçekleştirilen reformlarla hak arama hürriyetini genişlettiklerini anlattı.
“İnşallah yeni bir anayasayla yolumuza devam ederiz”
Tunç, Anayasa’yı daha demokratik hale getirmenin gayreti içerisinde olduklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Darbelere, vesayetçi anlayışın bir daha hortlamamasına karşı çok büyük yapısal reformları hayata geçirdik. En önemli reformumuz da hükümet sistemi değişikliğiydi. Vatandaşlarımızın doğrudan doğruya yürütmeyi belirlediği, cumhuriyet rejimine daha uygun, demokrasiyi daha da güçlendiren Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçerek özellikle Anayasa’mızı, hem yargısal hem yürütme açısından yapılan değişiklikler bakımından daha demokratik hale getirdik. Bunları da yeterli görmüyoruz. Türkiye Yüzyılı’nın başlangıcında bu ülke, demokratik, sivil, katılımcı yeni bir anayasayı sonuna kadar hak ediyor. İnşallah çocuklarımızın, gençlerimizin omuzlarında yükselecek olan Türkiye Yüzyılı’nın başında parlamentomuzda inşallah bu şansı yakalarız, bir uzlaşma sağlanır ve yeni bir anayasayla yolumuza devam ederiz. Bütün temennimiz bu.”
Yeni anayasanın, önceki reformların kalıcı olmasını sağlayacağını aktaran Tunç, “Bu konuda da bütün partiler, siyasi düşüncesi ne olursa olsun herkes aslında mutabık. Yalnızca oturup konuşulması, tartışılması ve bir toplumsal sözleşme yapılması gerekiyor. 22 yıl boyunca Anayasa’mızda gerçekleştirilen o yapısal reformları kalıcı hale getirecek, temel hak ve özgürlükleri daha da öne alacak bir anayasayı inşallah yapmak nasip olur, milletimize olan borcumuzu da yerine getirmiş oluruz.” diye konuştu.
Tunç, yargıda genç ve gelecek vadeden kadroya sahip olduklarını, hakim ve savcıların, geçen yıl 12 milyon dosyanın sonuçlandırıldığını, şu anda da 11 milyon davanın olduğunu dile getirdi.
Uzun süren yargılamaların olmaması gerektiğini, bu konuda aldıkları çok sayıda tedbirin bulunduğunu ifade eden Tunç, şöyle konuştu:
“Bunları önceki dönemlerde de uygulamaya koyduk. Hedef süre uygulamalarımız var. Şimdi istinaf mahkemelerinde de bu hedef süre uygulamasını sisteme dahil etmenin gayreti içerisindeyiz. Yine bazı dairelerde iş yoğunluğu olan, kira, diğer bazı iş davaları gibi yerine ve bölgeye göre değişiyor. O bölgelerde hangi dairelerde bir yoğunluk varsa oralarda daire sayısını, hakim ve savcı sayısını artırarak oralardaki iş ve işlemlerin de hızlandırılması noktasında gayretlerimiz var. Diğer yandan alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleri, ara buluculuk vasıtasıyla da yargının iş yükümünü azaltan, dostane çözüm yöntemi dediğimiz uygulamaları da hayata geçirmenin gayreti içerisindeyiz.”
Adli Tıp Kurumunun kapasitesini artırdıklarını belirten Tunç, daha önce 25 ilde olan adli tıbbın, şu anda 81 vilayette hizmet verdiğini söyledi.
Bakan Tunç, bugünkü şartlara ve insan haklarına uygun olmayan 392 cezaevini kapattıklarını, bunların yerine daha uygun şartlarda 300’e yakın yeni cezaevi açtıklarını söyledi.
Akıllı Teknolojilerin Ceza İnfaz Kurumlarına Entegrasyonu Projesi (ACEP) kapsamında yaptıkları çalışmaları da anlatan Tunç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ara buluculukla ilgili olarak özellikle son dönemde kira davalarında özellikle tartışma konusu oldu. 146 bin Türkiye genelinde ara bulucuya başvuran kira uyuşmazlıkları nedeniyle taraf oldu. Bunun 76 bini uzlaşmayla sonuçlandı. Demek ki yarıdan fazlası yani bir masa etrafına oturduğunda davaya dönüşmeden 150 binden fazla insan adliye kapısından girmeden uyuşmazlığını çözmüş oldu. Diğer uyuşmazlık türlerinde de yine bunları hayat geçirmenin gayreti içerisindeyiz. Fiziki kapasite, insan unsuru ve iyi bir mevzuat. Üçünü de birbirinden ayırmadan vatandaşlarımızın yargı hizmetlerinden memnuniyetini en üst noktaya çıkarmanın gayreti içerisinde tüm yargı teşkilatımız olarak bizler de onlar bakanlık olarak destek vermeye devam ediyoruz.”
Bakan Tunç, Adana’da yaptıkları çalışmalar ve planladıkları yatırımlarla ilgili de bilgi verdi.
Adana’da her yeri seçim heyecanının sardığına değinen Bakan Tunç, birlik ve beraberlik içinde Adana ve ilçelerine en güzel hizmeti getirmenin gayretinde olacaklarını kaydetti.
Adana Müftüsü Mehmet Taşcı’nın duasının ardından Tunç, Kozan Adalet Sarayı’nın açılışını yaptı.
Burada denetimli serbestlik kapsamında meslek kursu alan yükümlüler ile cezaevlerinde kalan tutuklu ve hükümlülerin yaptığı el işlerinin sergilendiği stantları ziyaret eden Tunç, yetkililerden bilgi aldı.
Programa Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, milletvekilleri ve diğer ilgililer katıldı.
Bakan Tunç, daha sonra ilçede esnaf ziyaretinde bulundu. Bu sırada seçim çalışmaları kapsamında ilçede bulunan Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici ile karşılaşan Tunç, bir süre sohbet etti.